İstanbul Ticaret Odası 21 No.lu Emlak Müşavirleri Meslek Komitesi:
Meslek komitemizin saygı değer başkan ve üyeleri, değerli meslektaşlarım, hepinizi saygıyla selamlıyorum
Değerli arkadaşlar, günümüzün baş döndüren teknolojik gelişmeleri, yaşamımızı renklendirmekte, kolaylaştırmakta ve teknolojinin bu güzelliklerinden son derece keyifte alıyoruz. Ancak ne yazık ki aynı keyif ve sinerji işlerimize yansımıyor. Teknolojinin bu gücünden nasıl faydalanabiliriz, bu gücü lehimize nasıl çevirebiliriz, dikkatinizi biraz da bu yöne çekmek istiyorum.
Eskiden internet yoktu, sahibinden.com, hürriyetemlak.com, milliyetemlak.com, emlak.net, ilan.com.tr gibi ilan siteleri yoktu. Gazetelerin ilan sayfaları vardı, ama orada sahibine beleş ilanlar yoktu. Parasını verenin ilanları yayınlanırdı. Dolayısıyla mülk sahibi ilan parası vermemek için, mülkünü emlakçıya götürür, emlakçı aracılığı ile kiraya verir veya satardı.
Günümüzde ise emlakçıların finanse ettiği siteler, sahibinden ilanları ücretsiz yayınlıyor. Mülk sahibi emlakçıya gidip sözleşme yapmaktansa, komisyon ödemektense ücretsiz ilan veriyor ve satıyor. Emlakçılar bu siteleri besliyor, bu siteler de mülk sahiplerini besliyor ! ‘’besle kargayı oysun gözünü’’ Bu siteler, haksız rekabet suçu işliyor !
Ayrıca sahibine beleş olan bu sitelere, bazı emlakçı arkadaşlar ilan verirken, firmasının ismini gizleyip
sanki sahibinden (miş) gibi ilan veren, bu emlakçı arkadaşları da kınıyorum.
Bu ahlaki olmadığı gibi kişiliksizliktir, saygısızlıktır, mesleğe ihanettir.
Türkiye'deki tüm Emlak Müşavirleri Komitelerine ve Emlak Odalarına sesleniyorum. Eğer birlikte hareket ederseniz, eğer gücünüzü birleştirirseniz, günümüz teknolojileri ve imkanları ile çok düşük bir maliyet ile Türkiye'nin emlak portalı kurarak temsilcilerinizi, sahibinden.com veya diğer emlak sitelerine mahkum etmemiş ve aynı zamanda da çok iyi paralar kazanabilirsiniz. Üyelerinizi kollamak, korumak onlara çözüm üretmek asli görevleriniz olduğunu lütfen unutmayın.
Değerli arkadaşlar mesleğimize zarar veren diğer bir kesimde inşaat firmalarıdır. Kendi projelerini kendileri pazarlıyor, buna eyvallah. Ama projeyi bitirip giderken o siteyi anlaştığı bir emlak firmasının tekeline bırakıp öyle gidiyor veya bizzat kendisi emlak ofisi açarak o siteyi kendi tekeline alıyor ve başka bir emlak firmasını o siteye sokmuyor.
Ben bunu hazmedemiyorum, çünkü bu bir hak gaspıdır ve suçtur. Hiç kimse bir emlakçıya sen bu siteye giremezsin deme hakkına sahip değildir. Böyle bir kanun böyle bir yasa yoktur. Emlakçı arkadaşlarımızın umursamazlığı ve site sakinlerinin de aymazlığı yüzünden meydan bu çakallara kalıyor. Site sakinleri de o sitede hegemonya kurmuş olan bu emlak firmasına mahkum oluyor, köle oluyorlar. Hiçbir demokratik ve hukuk devletinde bir kesimin, diğer bir kesime sen buraya giremezsin diyemez. Bunun adı oligarşidir.
Emlak komitelerimizin ve Emlak odalarımızın bu oligarşik zihniyete hadlerini bildirmelerini bekliyoruz.
Oturduğum 240 daireli site yönetimimiz, benimle sözleşme yapmayı ve sitemizde satılık, kiralık daire işlemlerini yalnız benim firmama vermeyi teklif etti. Sakına dedim, böyle bir hakkınız yok. Kim hangi emlak firmasına gayrimenkulünü veriyorsa ona verir. Bu siteyi bir emlakçının tekeline bırakamazsınız, bunu yaptığınız taktirde hakkınızda dava açarım dedim ve yönetim bu düşüncesinden vaz geçti.
Emlakçıların tapu dairelerindeki konumları da içler acısıdır. Hiçbir emlakçı ben tapu dairesine gittiğimde şöyle karşılanıyorum, böyle karşılanıyorum demesin. Ben onun ne için nasıl karşılandığını çok iyi bilirim. Ayrıca Meslek komitelerimizden ve Odalarımızdan tapu dairelerinde meslektaşlarımız için bir oda tahsis edilmesi için girişimde bulunmalarını da bekliyoruz. Tıpkı adliyelerde avukatlara tahsis edilen tam donanımlı odalar gibi. Meslektaşlarımız, alıcısı ve satıcısı ile tapu dairelerinde kapı arkasında, koridorlarda korku ve endişe içinde para saymaları alışveriş yapmaları hiç yakışık almıyor. O alışveriş ile devletin kasasına emlak alım ve satım vergisi giriyor bedava yapmıyorlar.
Ayrıca tapu dairesine döner sermaye adı altında bir ödeme yapılmaktadır. Ben emlakçılığa başladığımda döner sermaye diye bir kavram bir ödeme yoktu. Mademki böyle bir ödeme alınıyor, o zaman emlakçıya adam gibi davransınlar. Çünkü emlakçı onların velinimetidir, velinimet öyle kapı arkasında koridorlarda ağırlanmaz. Tapu daireleri velinimeti olan emlakçılarına tam donanımlı bir emlakçı odası tahsis etmelerini bekliyoruz. Emlak komiteleri ve Emlak Odaların, Tapu dairelerinden emlakçı ve müşterisi için böyle bir ortamın sağlamasını tapu ve kadastro genel müdürlüğünde ısrarla istemelidir
Değerli Arkadaşlar, diğer bir hazin ve trajikomik hadise de senelerdir beklediğimiz emlakçılar yasa tasarısı Bazı tasarı metinlerinde emlakçılara, emlakçılığı men eden maddeler konulduğunu hayretle okuyoruz. Emlakçılığı iki sınıfa ayıracak olan, ''Emlak Müşavirliği'' ve ''Emlak Komisyonculuğu'' yasa teklifi böyle çıkacaksa çıkmasın, böyle bir yasayı istemiyoruz, reddediyoruz.
‘’Emlak Müşavirliği’’ ve ‘’Emlak Komisyonculuğu’’ diye iki ayrı sınıf yaratılmaktadır. Emlak Komisyoncuları, tapu dairelerinde alıcı ve satıcı adına ön işlemleri yürütemeyecekler. Satacakları gayrimenkul ile ilgili Tapu dairelerinde ve Belediyelerde hiç bir ön araştırma yapamayacaklar. Bu işlemleri ancak üniversite mezunu olacak, emlak müşavirleri yapabilir diye maddeler konulmuş olduğunu hayretle ve esefle okuyabilirsiniz. Emlakçılık, ne algoritma yazmaktır, ne uzay aracına yazılım yapmaktır, nede bir gök delenin statik hesaplarını yapmaktır.
Emlakçılık, Ahmet beyin dairesini, Fatma hanıma göstermektir. Fatma hanımın hoşuna ve hesabına uyarsa çıkarıp kaparosunu veriri. Emlakçı bundan sonra en basit olan tapu işlemlerini başlatır ki bu işlemleri de ben en vasat elemanımı görevlendiririm. Hatta genelde çaycımı gönderirim. Yetenekli ve donanımlı elemanı bu ayak işleri diye nitelediğim tapu işlemlerinde görevlendirmem. Çünkü orada ayak işlerinden öteye yapacağınız bir iş yok.
Allahtan ki meclis bu yasa tekliflerini ciddiye alıp gündeme getirmemektedir. Değerli arkadaşlar bir millet vekili, bir belediye başkanı, hatta bir başbakan için bile ilk okul mezunu şartı aranmaz, okuma yazma bilmesi yeterli iken, Ahmet beyin dairesini, Ayşe hanıma göstermek için bir emlakçının üniversite mezunu olma şartı getirilmesine gerek var mı?
Değerli yöneticiler biz sizlerden, mesleğimizi daha kaliteli yapmak için mesleki eğitimler bekliyoruz, mesleğimizin saygınlık kazanması için, haklarımızı korumanızı ve bizleri sahibinden.com ve diğer sitelerin pençesinden kurtarmanızı beklerken sizler absürt yasa teklifleriyle yaptığımız işi elimizden almaya çalışıyorsunuz ! ''Çingeneyi Padişah yapmışlar, önce babasını asmış'' misali
Emlakçılar için bir yasa tasarısı hazırlanacaksa, bunun İstanbul’da 8 - 10 ayrı bölgede emlakçılar ile toplantılar yapılmalı ve meslektaşlarımızın görüşleri alınmalıdır. Diğer şehirlerde de aynı şekilde toplantılar yapılarak ortak bir konsensüs ile yasa taslakları ve metinleri hazırlanabilir.
Değerli arkadaşlar, amacımız mesleği küçümsemek değildir. Mesleği abartarak meslek içinde baronlar sınıfı yaratmak ve meslek içinde 1. ve 2. sınıf emlakçılık ihdas etmeye çalışan zihniyetleri küçümsüyoruz... Ben deniz ilk okul mezunuyum. Ama Türkiye çapında en yaygın emlak zincirini yönetiyorum. Aynı zamanda, Türk emlak sektörünün henüz hayal bile edemediği online emlak otomasyonunu tüm temsilciliklerine kullandıran ve temsilcilerimiz kalemi yalnız imza atmak için kullanmaktadır. Yani anlayacağınız ilk okul mezunuyuz ama Türk emlak sektöründe, teknolojiyi kullananların önde gideniyiz. Peki ilk okul mezunu emlakçılık yapamaz diyen o yasa teklifi veren üniversite mezunu, Baron efendiler, böyle bir otomasyona ve böyle bir teknolojiye sahipler mi ?
Bu baron efendiler, emlakçılığı beceremedikler için, böyle bir kanun çıkarabilirse emlakçıların sırtından geçinmeyi hayal ediyorlar ! Unutulmamalı ki ülkemizin en büyük holdinglerin kurucuları, ilk okul mezunlarıydılar.
