Hiç bir emlakçı odasının, aklına bile getiremediği, ''Kanunumu istiyorum'' sloganı ile tek başına mücadele veren Adnan YEŞİLTAŞ, seçilirse mesleğimizin ve meslektaşımızın bir çok sorununu çözeceğine inanıyorum. Kendisi üniversite mezunu, Şair - Yazar ve donanımlı, iddealist bir emlak uzmanı arkadaşımızdır. Adnan YEŞİLTAŞ, çok güçlü bir yönetim kadrosuyla yola çıkmış.
Emlak sektörümüzün duayenleri, Adnan YEŞİLTAŞ ve kadrosuna şans tanıyor. Umarım Emlakçı meslektaşlarımız, bu şansı iyi değerlendirir...
- Ulvi ÖZCAN: ''Benim Tercihim Yeni / Denenmemiş ve Emek Sahibi Olduğu İçin, Başkanlığı Hak Ettiği İçin Adnan YEŞİLTAŞ''...
- Hakan ERİLKUN: '' Adnan YEŞİLTAŞ, Meslege Ciddi Anlamda Emek Vermiş, Donanımlı ve Samimi Bir Arkadaşımızdır Kutluyorum''
- Resul MEDİN: ''Adnan YEŞİLTAŞ'I, 30 yıldır tanıyorum, Beşiktaş'ta aynı adreste dürüst bir emlakçı meslektaşımızdır. Adnan beyin başta yerel emlakçılar olmak üzere emlak dünyamıza faydalı olacağına inanıyorum''
- Nazmi YAYLA : ''Hiç şüphem yok, seçimi kadim dostum Adnan YEŞİLTAŞ, kazanacak, çünkü sorunlarımız çok bunların üstesinden ancak Adanan YEŞİLTAŞ gelir''
Emlakçıların Emlak Odalarından Beklentileri :
Emlakçılar, mesleki konularda takıldığı yerlerde, Ahmet’ti, Mehmet’ti arayıp kulaktan dolma bilgiler edineceğine, Emlakçılar odasının konusunda uzmanlaşmış danışmanlarından almalıdır.
Emlakçılar, meslekleri ile ilgili hukuki bir sorun yaşadıklarında, konusunda uzmanlaşmış bir hukukçuya ihtiyaç duyduklarında, emlakçılar odasının hukuk bürosundan yardım almalıdır…
Vatandaş, İstanbul’dan, Erzurum’dan yada Diyarbakır’dan Emlakçıyı arıyor, Çanakkale’nin Biga ilçesi, Çeşmealtı köyünde, Pafta.....Ada..... Parselde..... kayıtlı gayrimenkulümü, kaça satabiliriz diyor. Ancak vatandaş, bilerek yada bilmeyerek çoğunlukla hatalı bilgiler veriyor. Alıcıyı yanıltmamak ve ona hilesiz, pürüzsüz yer satmak biz emlakçıların asli görevidir. Bu şiarla hareket ediyoruz, Ancak bu doğru bilgiyi ilgili mercilerden alamıyoruz! Gerekiyorsa, ücret karşılığında bu bilgiye ulaşmamız sağlanmalıdır…
Emlakçılar, bir gayrimenkulü reklam vermeden, satamıyor!. Ancak reklam giderleri çok fahiş ve ofis kirasının bile birkaç katını aşıyor! Emlakçılar Odası, (Türkiye emlak portalı ) adlı bir Web sitesi kurabilir ve Türkiye’deki tüm emlakçı ilanlarını çatısı altında toplayabilir. Milyonlarca emlak ilanının olduğu böyle dev bir emlak sitesine, başta Bankalar, Otomobil fabrikaları ve Distribütörleri, Acenteleri, Sigorta Şirketleri, Beyaz eşya firmaları, Tekstil firmaları, İnşaat Firmaları Mobilya firmaları ve aklınıza gelebilecek Türkiye’nin en büyük holdingleri ve şirketleri reklam vermek için sıraya gireceklerdir...
Emlakçılar, böyle bir emlak sitesine sahip olduklarında, ilanlarını ücretsiz yayınlayabilir ve sadece doping ilan verdiklerinde ücret öderler ve Emlakçılar, ilan kartellerinin pençesinden ancak bu şekilde kurtarılabilir ve hatta o ilan kartelleri, böyle bir durumda dönüp emlakçı ilanlarını bedava yayınlama yarışına gireceklerdir.
Emlakçılar, Satıcının gayrimenkulünü, hızlı bir şekilde satılabilmesi için profesyonel bir şekilde drone ile resimler ve videolar çeker, afiş, branda, tabela ve bir çok gazeteye ve bir çok internet sitesine ilanlar verir. Verdiği ilanlar sonucunda gelen alıcı müşteri, ancak 5 yıldızlı bir restoranda görebileceği hijyen bir ortamda karşılanır, çay, kahve ve gerektiğinde yemek ikramında bulunulur. Temiz bakımlı araçları ve eğitimli personeli ile müşteri gayrimenkule götürülür, gezdirilir ve gayrimenkul bu şekilde yüzlerce alıcı müşteriye gösterilerek ve nihayet bir müşteri, gayrimenkulü almaya karar verdiğinde emlakçı kaporayı alır ve tapu işlemini başlatır ve emlakçı için asıl işkence, bundan sonra başlar!...
Emlakçılar, bir kaç yıl öncesine kadar, Satıcı ve Alıcı bilgileri ile tapu dairesine gider işlemlerini başlatır, tapu harçlarını öder alıcı ve satıcı sadece imza atmaya gelirlerdi ve bu işlemlerde 2 yada 3 saat içinde en geç, bir gün içinde olur biterdi. Günümüzde Tapu daireleri, sözde teknolojiye entegre olmuş ve teknoloji kullandıklarını sanıyor. Bu nasıl bir teknoloji ki, eskiden 2-3 saatler içerisinde bitirilebilen işlemler, bu teknoloji marifeti ile şimdi 1-hafta, 2 hafta bazen bir ay sürdüğü oluyor? İşler böyle uzayıp gittiği için alıcılar, yada satıcılar uzun süren bu tapu süreciyle fikir değiştirebiliyor ve caymalar aynı oranda artmakta ve dolayısıyla biz emlakçılarda mağdur olmaktayız.
Emlakçılar, maliyenin ve tapu dairelerinin has birer müşterileridirler. Çünkü emlakçı o gayrimenkulün en kısa sürede satılabilmesi için paralar harcar, çabalar ve büyük emekler sarf eder. Tüm bilgisini, parasını ve marifetini ortaya koyar ve o gayrimenkule müşteri bulur ve satılmasına aracılık eder. Bu satıştan hem alıcının işi, hem satıcının işi görülürken, Maliye kasasına da alım, satım vergisi girmiş olur ve tapu dairesinin kasasına da döner sermaye harcı girmiş olacak.
Ayrıca emlakçının, bu işten elde edeceği komisyondan K.D.V. ve gelir vergisi ödemiş olacak, dükkan kira stopajı ödemiş olacak, eleman çalıştırarak istihdam sağlamış ve devlete dolaylı olarak daha birçok faydalar sağlamış olacak olan, böyle has bir müşteri, baş üstünde tutulması ve işlerinin pratik ve kolay hale getirilmesi ve yardımcı olunması gerekirken tapu daireleri, tam tersine biz emlakçıları kapı arkasına itmekte ve her türlü zorluğu da biz emlakçılara göstermektedir. Oysa bankalar, has müşterisine yazılımla öncelik tanıyor ve ona verdiği bankamatik yada kredi kartıyla sıra numarası aldığında diğer müşterileri rahatsız etmeyecek şekilde ona, bir öncelik tanıyor. Has müşteri, her yerde ve her daim korunur, bir tek tapu dairelerinde emlakçı kapı dışına itiliyor, ve hor görülüyor!...
Biz Emlakçıların isteği, Tapu daireleri içinde bir Emlakçılar Odası tahsis edilmesini istiyoruz. Çünkü müşterilerimizin çoğu parasal alış verişlerini satış esnasında ve elden yapmaktadır. Müşterilerimizin bu parasal alış verişlerini, kapı arkalarında, loş koridorlarda ve bazende imza aşamasında memurun huzursuz bakışları altında ve stresli bir şekilde yapılması, bizleri son derece üzmekte ve saygınlığımıza gölge düşürmektedir!...
